T.C. Paris Büyükelçiliği Görevine Başlayan Ali ONAREN’den Açıklama.
BÜYÜKELÇİ ALİ ONANER’İN T.C. PARİS BÜYÜKELÇİLİĞİ GÖREVİNE BAŞLAMASINA İLİŞKİN MESAJI
Geçmişte Büyükelçilik İkinci Katibi ve Misyon Şefi Yardımcısı olarak çalışmış olduğum Paris’e, bugün Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi olarak görev yapmak üzere geri dönmekten büyük memnuniyet ve onur duyuyorum.
Türkiye ile Fransa, beş asırdan fazladır süregelen köklü ve çok katmanlı ilişkilere sahip olan ve bu dönemin büyük kısmında da ittifak içinde bulunan iki ülkedir. Aralarındaki işbirliği, bugün NATO çatısı altında süren müttefiklik ilişkisiyle sınırlı kalmamış, kültürel, akademik ve fikri açıdan da kaydadeğer bir etkileşim olmuştur.
Geride bıraktığımız yıllarda, ekonomik ve ticari ilişkiler iki ülke arasındaki en dinamik unsur olarak öne çıkmış, bu bağlamda Fransa, Türkiye’nin önemli ekonomik ortaklarından biri haline gelmiştir. İki ülke arasındaki ticaret hacmi son 20 yılda yaklaşık 2,5 kat artarak bugün 14 milyar Avro’yu geçmiştir. Keza, Fransız iş insanları ve şirketlerince, ülkemiz önemli bir yatırım bölgesi olarak görülmüş; 1985 yılında ülkemizde kayıtlı bulunan Fransız şirketi sayısı 15 iken, bu sayı bugün 1.500 civarına gelmiştir. Fransa kaynaklı doğrudan yabancı yatırımlar 7,5 milyar ABD Dolarını bulmuştur.
İki ülke arasındaki muhtelif alanlardaki etkileşime, 1960’lı yıllardan itibaren işgücü hareketi kapsamında vatandaşlarımızın davet üzerine Fransa’ya gelmeye başlamasıyla birlikte insani boyut da eklenmiştir. Bugün Fransa topraklarında yaşayan, 360 bini çifte vatandaş olan toplam 780 bin civarındaki Türk toplumu, iki ülke arasındaki başlıca önemli bağı teşkil etmektedir.
Önümüzdeki dönemde, diyalog kanallarını açık tutarak iki ülke ilişkilerini her konuda geliştirmeyi, ortak amaçlara odaklanarak işbirliği alanlarını artırmayı hedefliyoruz. İki ülkenin ekonomik gücü ve potansiyeli dikkate alındığında, bugüne kadarki çabalarını takdirle karşıladığımız Türk ve Fransız iş insanlarının da desteğiyle, ticaret hacmimizin 20 milyar Avro’ya ulaştırılması ve karşılıklı yatırımların daha da artırılması önceliklerimiz arasındadır. Ayrıca, Fransa’yla eğitim ve kültür gibi alanlarda sürdürdüğümüz işbirliğini daha da güçlendirmeyi amaçlıyoruz.
Bu çabalarımız, akredite olduğum Monako Prensliği ile ilişkilerimizde de önceliğimiz olacaktır.
